Danimarka’nın başkenti Kopenhag’ın tam ortasında kendi kanunlarını koymuş her şeyin özgür olduğu bir yer var; Christiania. Danimarka ve Avrupa Birliği’nin dışında görünen bu kasabada her şey serbest olsa da iki şey yasak. Bunlar fotoğraf çekmek ve koşmak.
Günümüzde yaklaşık olarak 850 kişinin daimi ikamet ettiği Christiania aslında 1971 yılında hippilerin tek edilmiş askeri kışlalara yerleşmesi sonucunda oluştu.
Dış dünyayla bağlantısını kesmeyi tercih eden Christiania’ya giriş sadece tek bir kapıdan sağlanıyor.
Kasabanın girişinde bulunan devasa Prinsessegade Kapısı’nın üzerinde ise ziyaretçileri “Şu an Avrupa Birliği topraklarına veda ediyorsunuz” yazılı bir tabela karşılıyor.
Kendilerini ayrı bir devlet olarak gören Christiania’nın özgün bir bayrağı ve Løn adını verdikleri para birimleri var.Uzun süren bir mahkeme sürecinin ardından da 2011 itibariyle Danimarka Hükumeti, Christiania bölgesini “Özgür Şehir” olarak kabul etti.
Avrupa Birliği ve Danimarka kanunlarının uygulanmadığı Christiania, o dönemden beri Özgür Şehir unvanını sahip.
Dünyanın dört bir yanından sanatçıların ziyaret ettikleri Christiania’nın evleri grafiti çalışmalarıyla dolu. Burada yaşayan insanlar gündüz üretime katılıp geceleri ise müzik eşliğinde hep beraber eğleniyorlar.
Christiania’yı ilgilendiren bütün kararlar ortak mecliste alınıyor. Meclise dileyen bölge sakini katılıp, söz sahibi olabiliyor. Son alınan bir karara göre hırsızlık yapanın Christiania’da kalması yasak.
Hırsızlık yaptığı tespit edilen kişi derhal sürgün için Kopenhag’a gönderiliyor. Bölgede özellikle çevreye zarar vermeyen araçlar tercih ediliyor.
Aynı zamanda vatandaşların vergi ödeme zorunluluğu bulunmuyor. Yerel halk bölgeyi ziyaret edenlerin koşmasını ve fotoğraf çekmesini tamamen yasaklamış durumunda.
